Özel Arama

Dünyanın jeolojik oluşumu

Posted by aulger On 08:58 0 yorum


Dünyanın oluşumu 4 zamanda gerçekleşmiştir.

1.ZAMAN (PALEOZOİK) : Bu zamanda Türkiye’nin bulunduğu yerde tetis adında bir deniz vardı. Bu denizin kuzeyinde avrupa kıtası guneyinde ise afrika kıtası bulunmaktadır. Bu iki kıtanın birbirine yaklaşmasıyla deniz dibindeki tortullar kıvrılarak yüselmiş ve masif alanları oluşmuştur. Masif kara parçası demektir. Türkiyedeki masif alanları; Trakyada yıldız masifi, Egede menteşe-saruhan masifi, Batı karadenızde daday-devrekani masifi, İçanadoluda kırşehir masifi, Doğu anadoluda bitlis masifi oluşmuştur. Zonguldaktaki taşkömürü bu zamanda oluşmuştur. Bu zamanda 2 kıvrılma gerçekleşmiştir 1. hersinyon 2.kaledenyon
Paleozoik zamanın dönemleri: silür,devon,odivision,karbonifer,perm ‘dir.
2.Zaman(mezozoik): Bu dönemde aşınmalar oluşmuş kıtaların birbirine yaklaşması sonucunda yine kıvrılmalar devam etmiştir.
Mezozoik zamanın dönemleri: kretase, jura, triyes ‘tir.
3.Zaman(neozoik): Türkiye’nin bugünkü şeklı ve Anadolunun bugünkü görünümü bu zamanda oluşmuştur. Bu zamanda bir tane kıvrılma meydana gelmiştir bu alp orojenezidir (dağ oluşumu). Alp orojenezi sonucunda kuzey ve güney anadolu dağları oluşmuştur. Linyit yatakları bu dönemde oluşmuştur. Anadolunun güneyinde bulunan Godwana kıtasının kuzeyinde bulanan Arabistan kalkanının kuzeye yaklaşmasıyla Kuzey Anadolu Fay Hattı oluşmuştur.Volkanik arazilerin oluşumuda bu zamana rastlar.
Neozoik zamanın donemleri: pliosen, miosen, oligasen, eosen ‘dir.
4.Zaman(kuaterner):Ege denizinin yerinde egeit karası bulunuyordu bu karanın çökmesi sonucunda buralar sular altında kalmıştır ve Gediz, Büyük menderes, Küçük menderes oluşmuştur. Büyük çekmece ve Çanakkale boğazıda bu şekilde oluşmuştur. Kıbrıs adası ve İskenderun körfezide bu dönemde oluşmuştur. Dünyanın her yerindeki buzul dağları 4. zamanda oluşmuştur. İnsanın oluşumuda bu zamana rastlar.
Kuaterner zamanın dönemleri: holosan, pleistosen ‘dir.

Kağıt Paranın Tarihçesi

Posted by aulger On 09:04 0 yorum


Para icat edilmeden önce, deniz kabuğundan kıymetli metallere kadar çeşitli mallar değişim aracı olarak kullanılmıştır. Tarihi kayıtlara göre, M.Ö. 118 yılında Çinliler deri para kullanmışlardır. İlk kağıt para ise M.S. 806 yılında yine Çin’de ortaya çıkmıştır.


Batıda kağıt paraların basılması ve kullanılması 17 nci yüzyılın sonlarına rastlamaktadır. İlk kağıt paranın 1690’lı yıllarda Amerika Birleşik Devletleri’nde Massechusetts Hükümeti, İngiltere'de ise "Goldsmiths" ler tarafından basıldığı ve dolaşıma çıkarıldığı, 1694 yılında İngiliz Merkez Bankası ve daha sonra diğer ülke merkez bankalarının kurulması ile de yaygınlaştığı görülmektedir.


A) OSMANLI İMPARATORLUĞU'NDA KAĞIT PARA


1) Kaime


Osmanlı İmparatorluğu’nda ilk banknotlar idari, sosyal ve yasal reformların gündeme geldiği tanzimat döneminde tedavüle çıkarılmıştır. Banknotlar bu dönemde esas olarak reformların finanse edilmesi amacıyla basılmıştır.


İlk Osmanlı banknotları Abdülmecit tarafından 1840 yılında “ Kaime-ı Nakdiye-ı Mutebere ” adıyla, bugünkü dille “Para Yerine Geçen Kağıt”, bir anlamda para olmaktan çok faiz getirili borç senedi veya hazine bonosu niteliğinde olmak üzere çıkarılmıştır. Bu paralar matbaa baskısı olmayıp, elle yapılmış ve her birine de resmi mühür basılmıştır. Kaimelerin zaman içerisinde taklidinin kolayca yapılması ve kağıt paraya olan güvenin azalması nedeniyle 1842 yılından itibaren matbaada bastırılmasına başlanarak, el yapımı olanlarla değişimi sağlanmıştır. Osmanlı İmparatorluğu’nda 1862 yılına kadar çeşitli şekil ve miktarlarda kaime ihraç edilmiştir.


Osmanlı İmparatorluğu’nda, 1856 yılında İngiliz sermayesi ile kurulan Osmanlı Bankası “Bank-ı Osmani”, 1863 yılında Fransız ve İngiliz ortaklığında “Bank-ı Osmanii Şahane” adıyla bir devlet bankası niteliğini kazanmıştır. Osmanlı İmparatorluğu’nun sık sık Avrupa piyasalarından borçlanmak zorunda kaldığı dönemlerde İngiltere ve Fransa, devletten ziyade, kendi idaresi altındaki bu bankaya güven duymuş ve mali ilişkilerini bu banka kanalıyla yürütmeyi tercih etmiştir.


Osmanlı İmparatorluğu, Osmanlı Bankası’na hükümetin hiç bir biçimde kağıt para basmayacağı ve başka bir kuruma da bastırmayacağı taahhüdünde bulunarak, 30 yıl süre ile kağıt para ihracı imtiyazını vermiştir. Osmanlı Bankası ilk olarak 1863 yılında, istendiğinde altına çevrilmek üzere, Maliye Nezareti ve kendi mühürlerini taşıyan banknotları tedavüle çıkarmış, 1863-1914 yılları arasında da çeşitli şekil ve miktarlarda banknot ihraç etmiştir.


Yukarıda belirtilen taahhüt verilmekle birlikte, Osmanlı yönetimi Osmanlı Bankası ile anlaşarak, halk arasında "93 Harbi" olarak bilinen 1876-1877 Osmanlı-Rus Savaşı sırasında, savaş masraflarını karşılayabilmek amacıyla kaime ihraç etmiştir.


2) Evrak-ı Nakdiye


Birinci Dünya Savaşı sırasında Osmanlı Bankası hükümetin avans ve banknot ihraç isteğini geri çevirmiştir. Bu anlaşmazlık, Banka’nın savaş döneminde banknot ihraç ayrıcalığını kullanmayacağını açıklaması üzerine giderilmiş ve Osmanlı yönetimi, 1915 yılından itibaren altın ve Alman hazine bonolarını karşılık göstererek dört yıl boyunca, yedi tertipte toplam 160 milyon liranın üzerinde banknot çıkarmıştır. Bu banknotlar “evrak-ı nakdiye” adı altında Türkiye Cumhuriyeti’ne intikal etmiştir.


B) CUMHURİYET DÖNEMİ BANKNOTLARI


Osmanlı İmparatorluğu’ndan intikal eden evrak-ı nakdiyeler, Cumhuriyetin ilk yıllarında para bastırılamadığından, 1927 yılı sonuna kadar tedavülde kalmıştır.


Bir devletin egemenlik ve bağımsızlık sembolü olması nedeniyle, Türkiye Büyük Millet Meclisi’nde, 30 Aralık 1925 tarih ve 701 Sayılı “Mevcut Evrak-ı Nakdiyenin Yenileriyle İstibdaline Dair Kanun” kabul edilerek ilk Türk banknotlarının bastırılmasına karar verilmiştir. Bu kanun ile, mevcut evrak-ı nakdiyenin aynı nitelik ve miktarda kağıt para ile değiştirilmesi esas alınıp, paranın şekli ve basılıp değiştirilmesi gibi konuları düzenlemek üzere, Maliye Vekaleti’nden bir temsilcininin başkanlığında Ziraat, Osmanlı, İtibar-ı Milli, İş, Akhisar, Tütüncüler ve Akşehir bankaları ile Türkiye’de faaliyet gösteren diğer başlıca bankaların birer temsilcisinden oluşan bir komisyonun görevlendirilmesi hükme bağlanmıştır.


1) Birinci Emisyon (E1) Grubu Banknotlar


Dönemin Maliye Bakanı Abdülhalik Renda başkanlığındaki komisyon 9 aylık bir çalışma sonunda 1, 5, 10, 50, 100, 500 ve 1.000 liralık kupürlerden oluşan Birinci Emisyon Grubu banknotların basılması kararını almış ve basım işi, bir İngiliz firması olan Thomas De La Rue’ya verilmiştir. Bu banknotlar, filigranlı kağıtlara kabartma olarak basılmıştır.


Bu emisyon grubundaki banknotlar 1 Kasım 1928 Harf Devrimi’nden önce bastırıldığı için ana metinleri eski yazı Türkçe, kupür değerleri ise Fransızca olarak yazılmıştır.


İlk Türkiye Cumhuriyeti banknotları olan Birinci Emisyon Grubu banknotlar 5 Aralık 1927 tarihinde dolaşıma çıkarılmıştır. Tedavülde bulunan mevcut evrak-ı nakdiyeler ise, 4 Aralık 1927 tarihinden itibaren dolaşımdan çekilerek 4 Eylül 1928 tarihinde değerlerini yitirmişlerdir.


Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası’nın Kuruluşu


Cumhuriyet Yönetiminin, banknot ihracı imtiyazının, kurulacak bir milli bankaya verilmesi konusundaki kararlılığı çerçevesinde, Türkiye Büyük Millet Meclisi'nce 11 Haziran 1930 tarih ve 1715 sayılı Kanun ile Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası'nın kurulması kabul edilmiştir. Banka, gerekli hazırlıklar tamamlanarak 3 Ekim 1931 tarihinde faaliyete geçirilmiş ve banknot ihracı imtiyazı münhasıran Merkez Bankası’na verilmiştir.


2) İkinci Emisyon (E2) Grubu Banknotlar


Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası kurulduktan sonra, harf devriminden önce basılan eski yazılı banknotlar, latin alfabesi ile basılmış yeni banknotlarla değiştirilmiştir.


Latin alfabesi ile hazırlanmış yeni banknotlar, 50 Kuruş, 1, 21/2, 5, 10, 50, 100, 500 ve 1.000 Türk Liralık olmak üzere 9 farklı değerde ve 11 tertipten oluşmaktadır. Söz konusu banknotlardan 50 Kuruşluk Almanya’da, diğerleri ise İngiltere’de bastırılmıştır.


Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası tarafından dolaşıma ilk çıkarılan banknot olan 5 Türk Liralık banknotu da içeren İkinci Emisyon Grubu banknotlar, 1937-1944 yılları arasında tedavüle çıkarılmıştır.


İkinci Emisyon Grubu içinde hem Atatürk, hem de İnönü portreli banknotlar yer almaktadır.


İkinci Dünya Savaşı sırasında tedavüle verilmeyen banknotlar


Bu emisyon grubu içinde İngiltere’de bastırılan ancak, İkinci Dünya Savaşı sırasında banknotları Türkiye getiren geminin Pire Limanında hücuma uğrayıp batması sonucunda denize dökülen İnönü resimli 50 Kuruşluk ve 100 Türk Liralık banknotlar ile yine İngiltere’de bastırılan ancak, Londra’daki bir hava hücumu sırasında basıldığı matbaa zarar gören 50 Türk Liralık banknotlar dolaşıma verilmemiştir.


3) Üçüncü Emisyon (E3) Grubu Banknotlar


Tamamı İnönü portreli olarak bastırılan Üçüncü Emisyon Grubu banknotlar, 1942-1947 yılları arasında dolaşıma çıkarılmış olup, 2,50, 10, 50, 100, 500 ve 1.000 Türk Liralık kupürlerden oluşan 6 farklı değerde, 7 tertip olarak İngiltere, Almanya ve Amerika’da bastırılmıştır.


4) Dördüncü Emisyon (E4) Grubu Banknotlar


Sekiz emisyon grubu içinde en az farklı değerde banknotu ve tertibi bulunan Dördüncü Emisyon Grubu banknotlar 10 ve 100 Türk Liralık kupürlerden oluşan 2 farklı değerde, 3 tertip olarak Amerika Birleşik Devletleri’nde bastırılmıştır. 1947 ve 1948 yıllarında dolaşıma çıkarılan bu emisyon grubu banknotların tamamı İnönü portreli olarak bastırılmıştır.


5) Beşinci Emisyon (E5) Grubu Banknotlar


Beşinci Emisyon Grubu banknotlar, 2,50, 5, 10, 50, 100, 500 ve 1.000 Türk Liralık kupürlerden oluşan 7 farklı değerde, 32 tertip olarak basılmış ve 1951-1971 yılları arasında dolaşıma çıkarılmıştır.


Ülkemizde bir Banknot Matbaası kurulması çalışmalarına 1930’lu yılların sonlarına doğru başlanmış, ancak İkinci Dünya Savaşı’nın başlaması ile bu çalışmalara devam edilememiştir. 1951 yılında yeniden başlatılan Banknot Matbaası kurma işi 1958 yılında tamamlanmış ve aynı yıl banknot basımına başlanmıştır.


Beşinci Emisyon Grubu banknotların bir kısmı İngiltere’de, bir kısmı da ülkemizde basılmıştır. Halk arasında “Mor Binlik” olarak adlandırılan 1.000 Türk Liralık banknot da bu emisyon grubu içinde yer almaktadır.


Dolaşıma verilen banknotlar 1958 yılında Banknot Matbaası kuruluncaya kadar Amerika Birleşik Devletleri, İngiltere veya Almanya'da bastırılmış olup, Banknot Matbaası’nda basılan ilk banknot Beşinci Emisyon Grubu III. Tertip 100 Türk Liralık banknottur.


6) Altıncı Emisyon (E6) Grubu Banknotlar


Altıncı Emisyon Grubu banknotlar 5, 10, 20, 50, 100, 500 ve 1.000 Türk Liralık olmak üzere 7 farklı değerde, 18 tertipten oluşmakta olup, 1966-1983 yılları arasında dolaşıma çıkarılmıştır. Bu banknotlardan I. Tertip 20 Türk Lirası İngiltere’de, diğerleri ise Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası Banknot Matbaası’nda basılmıştır.


7) Yedinci Emisyon (E7) Grubu Banknotlar


1979 yılından itibaren dolaşıma verilmeye başlanan Yedinci Emisyon Grubu banknotlar 2002 yılı itibariyle; 10, 100, 500, 1.000, 5.000, 10.000, 20.000, 50.000, 100.000, 250.000, 500.000, 1.000.000, 5.000.000, 10.000.000 ve 20.000.000 Türk Liralık olmak üzere 15 farklı değerde, 36 tertipten oluşmakta olup, banknotların tamamı Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası Banknot Matbaası’nda basılmıştır.


E7 Emisyon Grubu banknotlar 01.01.2006 tarihinde tedavülden kaldırılmış olup, 1.1.2016 tarihinde değerini tamamen yitirecektir.


8) Sekizinci Emisyon (E8) Grubu Banknotlar


28 Ocak 2004 tarih ve 5083 sayılı “Türkiye Cumhuriyeti Devletinin Para Birimi Hakkında Kanun” gereğince, ülkemizde ilk kez gerçekleştirilen paramızdan 6 sıfır atma operasyonu kapsamında 1 Ocak 2005 tarihinden itibaren dolaşıma verilen Sekizinci Emisyon Grubu banknotlar 1, 5, 10, 20, 50 ve 100 Yeni Türk Lirası olmak üzere 6 farklı değerden oluşmakta olup, banknotların tamamı Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası Banknot Matbaası’nda basılmıştır.


Cumhuriyetin kuruluşundan günümüze kadar 8 emisyon grubunda 23 farklı değerde, 120 tertip banknot dolaşıma çıkarılmıştır. İlk altı emisyon grubundaki banknotların tamamı ile Yedinci Emisyon Grubundaki banknotların bir kısmı değişik tarihlerde dolaşımdan kaldırılmış ve 10 yıllık zamanaşımı sürelerinin sonunda değerlerini yitirmiştir.


Faaliyete geçtiği 1958 yılından beri banknotlarımızın basımını sürdüren Banknot Matbaası, uzun bir deneyim süreci gerektiren banknot üretiminin orijinal kompozisyon ve kalıplarını da çağdaş standartlarda hazırlayarak dünya standartlarındaki E7 Emisyon Grubundan 1.000.000, 5.000.000, 10.000.000 ve 20.000.000 Türk Liralık banknotlar ile E8 Emisyon Grubundaki 1, 5, 10, 20, 50 ve 100 Yeni Türk Liralık banknotlarımızın her türlü tasarım, kalıp ve baskı işlemlerini tamamen kendi kadro ve donanım olanakları içinde başarıyla gerçekleştirmiştir.


KAYNAKÇA:


Akyıldız, A. (1996): Osmanlı Finans Sisteminde Dönüm Noktası, Kağıt Para ve Sosyo-Ekonomik Etkileri - Eren Yayıncılık


Köklü, A. (1947): Türkiye’de Para Meseleleri - Milli Eğitim Basımevi


Tekeli, İ. - İlkin, S.(1997): Para ve Kredi Sisteminin Oluşumunda Bir Aşama Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası - Banknot Matbaası
        İlgili Site : http://www.erzurumhabergazetesi.com/29455-gaciroglundan-osmanli-kagit-para-sergisi



Tüzel Kişilik Türleri

Posted by aulger On 11:52 1 yorum



Tüzel kişiler, çeşitli kıstaslara göre ayırıma tabi tutulabilirler.
Tüzel kişilerin türleri

Bünyelerine Göre

Tüzel kişiler her şeyden önce bünyelerine, yani iç yapılarına göre ikiye ayrılırlar: Kişi toplulukları, mal toplulukları.

Kişi Toplulukları

Bir tüzel kişi, belli bir gayenin gerçekleştirilmesi maksadıyla ve bağımsız bir var lığa sahip olmak üzere kişilerin bir araya gelmelerinden doğmakta ise, bu tüzel kişi bir kişi topluluğu niteliği arz eder; yani bu tüzel kişinin bünyesi korporatiftir. Onun bünyesini, kurmuş olan kişiler (kurucular) ve sonradan ona katılmış bulunan kişiler (üyeler, ortaklar) teşkil eder. Dernekler, şirketler, devlet, vilayet (İl Özel İdaresi) , belediyeler ve köyler, kişi topluluğu niteliğindeki tüzel kişilerdir.

Mal Toplulukları

Bir tüzel kişi, belli bir gayeyi gerçekleştirmek maksadıyla ve bağımsız bir varlığa sahip olmak üzere kişilerin belli bir malı veya malları bu gayeye özgülemelerin den meydana gelmekte ise, bu tüzel kişi mal topluluğu niteliğini arz eder; yani bu tüzel kişinin bünyesi kurumsaldır. Vakıflar ve kamu kurumları, örneğin üniversiteler mal topluluğu niteliğindeki tüzel kişilerdir.
Tüzel kişiler bünyelerine göre kaça ayrılırlar?

Tabi Oldukları Hukuka Göre

Tüzel kişiler bir de tabi oldukları hukuk kurallarına göre bir ayırıma uğrarlar: Kamu hukuku tüzel kişileri, özel hukuk tüzel kişileri.

Kamu Hukuku Tüzel Kişileri

Kamu hukuku tüzel kişileri, kamu hukukuna tabi bulunan tüzel kişilerdir. Bu tür tüzel kişiler kamu gücünü (amme iktidarını) temsil ederler; böylece özel hukuk kişileriyle olan ilişkilerinde eşit değil, üstün bir durumda bulunurlar. Diğer taraftan, bu tür tüzel kişiler kuruluş, işleyiş ve sona eriş bakımlarından da özel hukuk tüzel kişilerinden ayrılırlar. Örneğin bunlar bir kanunla kurulurlar ve özel hukuk tüzel kişileri gibi kendi iradeleriyle kendilerini ortadan kaldıramazlar (feshedemezler) .
Kamu Yönetimleri (Amme İdareleri) denilen devlet, vilayet (İl Özel İdareleri) , belediyeler ve köyler, kişi topluluğu niteliğindeki kamu hukuku tüzel kişileridir. Kamu Kurumları (Amme Müesseseleri) , örneğin üniversiteler, hastaneler ve “Türkiye Radyo Televizyon Kurumu” (TRT) mal topluluğu niteliğindeki kamu hu kuku tüzel kişileridir.

Özel Hukuk Tüzel Kişileri

Özel hukuk tüzel kişileri, özel hukuka tabi olan tüzel kişilerdir. Bu tür tüzel kişiler diğer kişilerle olan ilişkilerinde eşit durumdadırlar. Diğer taraftan, bu tür tüzel kişiler kamu hukuku tüzel kişileri gibi bir kanunla değil, kişilerin iradeleri ile kurulur ve yine kendi iradeleriyle ortadan kaldırılabilirler. Özel hukuk tüzel kişileri, gerçekleştirmek istedikleri gayelerinin mahiyetine göre, iktisadi amaçlı tüzel kişiler ve iktisadi olmayan amaçlı tüzel kişiler veya kazanç paylaşma amacı güden tüzel kişiler ve kazanç paylaşma amacı gütmeyen tüzel kişiler şeklinde bir ayırıma tabi tutulurlar.
İktisadi amaç ya da kazanç paylaşma amacı güden tüzel kişilere şirket (ortaklık) denir ki, bunlar Ticaret Kanununa tabidirler. Örneğin bankalar bu tür tüzel kişilerdendir. Ticaret Kanunumuz “Ticaret Şirketleri” başlığı altında kolektif, komandit, anonim ve limitet şirket türlerini düzenlemiştir.
İktisadi olmayan gaye ya da kazanç paylaşmaktan başka bir gaye güden tüzel kişilere ise dernek denir ki, bunlar Medeni Kanun ile özel bir kanun olan “Dernekler Kanunu” hükümlerine tabidirler. İktisadi olmayan gayelere örnek olarak siyasi, edebi ve ilmi gayeler ile hayır yapmaya, san’ata ve spora yönelik gayeleri gösterebiliriz .
Özel hukuk tüzel kişilerinin gayelerinin hangi bakımdan önemi vardır? Dernekler ile şirketler birbirinden nasıl ayırabilirsiniz?
“Medeni Kanun” hükümlerine tabi olan vakıflar da kural olarak iktisadi olmayan gayeli tüzel kişilerdir.


Kaynak: http://notoku.com/tuzel-kisilerin-turleri/#ixzz1py2nZP4S
NotOku.com'a teşekkürler. 
 

Dünya Bankası Başkanı Kim Olacak?

Dünya Bankası’nın Robert Zoellick’ten boşalacak başkanlık görevi için başvuru süresi 23 Mart’ta sona eriyor. Yeni başkanda liderlik ve diplomatik beceri aranıyor; uluslararası işbirliğinin önemine inancı olması isteniyor. Birçokları artık Amerikalı olmayan bir başkan istiyor.
Dünya Bankası’na kimin başkan seçileceği hükümet yetkilileri, ekonomistler ve kalkınma uzmanları arasında sıkça tartışılır oldu. Bazıları, Banka’ya  Amerikalı başkan seçilmesi geleneğinin artık bir kenara bırakılmasını istiyor. Bazıları ise Amerika’nın bu görevi Amerikalılar’dan başkasına kaptırmayacağı görüşünde. Bu tartışmalar o kadar ciddileşti ki gelecek başkanın kim olacağı paralı bir bahse dönüştü.
İrlanda’daki Paddy Power adlı bu bahis sitesi, Dünya Bankası’nın gelecek başkanı konusunda bahis topluyor.
İlk günlerde çoğu kişi Harvard ekonomi profesörü ve Başkan Obama’nın eski danışmanlarından Larry Summers adına bahse girdi.
Amerikalı yetkililer, güçlü bir ismi aday göstereceklerini söylüyor.
Adı geçenler arasında Hillary Clinton da var, ancak Dışişleri Bakanı bu göreve sıcak bakmıyor.
Eski bakan Kemal Derviş adına bahse girenler de var.  Derviş, hem Dünya Bankası’nın üst düzey yönetiminde yer aldı, hem de Birleşmiş Milletler  Kalkınma Dairesi’ne liderlik etti.
Nijerya Maliye Bakanı Ngozi Okonjo--Iweala da Dünya Bankası başkanlığı için adı geçenler arasında.
Paddy Power adlı bahis sitesinde birçok kişi Christine Lagarde’ın IMF Başkanlığına seçileceğini doğru tahmin etmişti.
Dünya Bankası eski yetkililerinden Uri Dadush gelişmekte olan ülkelerin artık kurumda daha fazla söz sahibi olması gerektiğini söylüyor: "Artık Dünya Bankası başkanının sadece yetenek ve tecrübeleri doğrultusunda seçilmesi zamanı geldi."
Meksika Merkez Bankası Başkanı Agustin Cartens, IMF başkanlığı için adaylığını koymuş ancak başarılı olamamıştı.
Ekonomist Claude Barfield, “gelişmekte olan ülkeler adaylığını desteklemediği için Cartens’in IMF başkanı olamadığını söylüyor: "Gelişmekte olan ülkelerde bu konuda görüş ayrılığı oldu. Özellikle Çin hiç destek vermedi. Dünya Bankası başkanlığı konusunda Çin’in ne yapacağını kestirmek kolay değil."
Dünya Bankası’nın Robert Zoellick’ten boşalacak başkanlık görevi için başvuru süresi 23 Mart’ta sona eriyor. Yeni başkanda liderlik ve  diplomatik beceri aranıyor; uluslararası işbirliğinin önemine inancı olması isteniyor.

Kaynak: http://www.voanews.com/turkish/news

2012 Ödülleri - Jüriler kararlarını verdiler

Uzun metraj film yarışması

En iyi film:
Paylaştırılmıştır (ex aequo)
Barbara“ Yönetmen: Christian Petzold 
Lal Gece / Nacht der Stille“ Yönetmen: Reis Çelik
En iyi erkek oyuncu: İlyas SalmanFilm: „Lal Gece / Nacht der Stille
Yönetmen: Reis Çelik
En iyi kadın oyuncu: Dilan AksütFilm: „Lal Gece / Nacht der Stille
Yönetmen: Reis Çelik
Öngören Ödülü
Zenne
Yönetmen: Caner Alper, Mehmet Binay
Seyirci Ödülü: „Kaddisch für einen Freund / Bir dost için hayır duası
Yönetmen: Leo Khasin

Kısa film yarışması

En iyi kısa film: „Eisblumen / Buz Çiçekleri
Yönetmen: Susan Gordanshekan
  
En iyi ikinci kısa film: „Long Distance Call / Uzak Mesafeli Görüşme
Yönetmen: Grzegorz Muskala
En iyi üçüncü kısa film; „Ali Ata Bak
Yönetmen: Orhan İnce
Kaynak: http://www.fftd.net/


Savan ya da Savana Nedir?

Posted by aulger On 11:18 0 yorum

Savan ya da savana tropik yağmur ormanları ile kuru çöller arasındaki geçiş bölgesinde yer alan geniş çayırlara denir. Kurak mevsimin uzun sürdüğü tropikal bölgelerde, tek tük ağaçlar serpili büyük çayırlardan oluşan bir bitki topluluğudur. Güney Afrika'da ve Doğu Afrika'da başlıca bitki topluluğu olan savan, boyları yer yer iki metreyi bulabilen köksaplı bitkilerden ve buğdaygillerden oluşur. Bu bölge dünyanın en ilginç yabani hayvan türlerinden bazılarının yaşaması için uygun bir ortam sağlar. ana'nın görece kurak stepleri ile Kuzey Amerika'nın geniş çayırları da otlak olarak kullanılan alanlardandır.

Kaynak: wikipedia

Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu, Suriye'de incelemelerde bulunan BM yetkilisi Valerie Amos ile Ankara'da görüştü.

Davutoğlu, Birleşmiş Milletler (BM) Genel Sekreteri'nin İnsani İşlerden Sorumlu Yardımcısı ve Acil Durumlar Koordinatörü Valerie Amos ile Dışişleri Bakanlığı konutunda bir araya geldi.

Görüşmenin başında basın mensuplarının kısa bir süre görüntü almasına izin verilirken, açıklama yapılmadı.

BM Genel Sekreteri Ban Ki-mun'un İnsani İşlerden Sorumlu Yardımcısı Valeri Amos ile Suriye Kızılayı'ndan bir ekibin, önceki gün bir haftadır kimsenin girmesine izin verilmeyen Humus kentindeki Baba Amr semtine girmesine izin verildiği bildirilmişti. Amos ve diğer yetkililerin, yaklaşık bir saat boyunca Baba Amr semtini dolaştığı belirtilmişti.

9 Mart 2012, Cuma

AA

30. Uluslararası İstanbul Film Festivali, İstanbul Kültür Sanat Vakfı tarafından Akbank ana sponsorluğunda 2-17 Nisan 2011 tarihleri arasında gerçekleştirilen film festivalidir.

Ödül kazananlar

Ödül Film Ödülü alan kişi
Altın Lale Ödülü Microphone (Mikrofon) Ahmad Abdalla
Jüri Özel Ödülü Bizim Büyük Çaresizliğimiz Seyfi Teoman
La Vida Útil (Faydalı Hayat) Federico Veiroj
Avrupa Konseyi Sinema Ödülü (FACE) As If I’m Not There (Yokmuşum Gibi) Juanita Wilson
Fipresci Ödülü Noruwei No Mori (İmkânsızın Şarkısı) Tran Anh Hung

Ulusal yarışma 

Ödül Film Ödülü alan kişi
Altın Lale Ödülü Saç Tayfun Pirselimoğlu
En İyi Yönetmen Saç Tayfun Pirselimoğlu
En İyi Kadın Oyuncu Saç Nazan Kesal
En İyi Erkek Oyuncu Görünmeyen Ahmet Mekin
En İyi Senaryo Zefir Belma Baş
En İyi Görüntü Yönetmeni Bizim Büyük Çaresizliğimiz Birgit Gudjonsdottir
En İyi Müzik Atlıkarınca Ahmet Kenan Bilgiç
Jüri Özel Ödülü Press Sedat Yılmaz
Jüri Özel Ödülü (FACE) Press Sedat Yılmaz
Fipresci Ödülü Press Sedat Yılmaz
Radikal Halk Ödülleri Bizim Büyük Çaresizliğimiz Seyfi Teoman
Atlıkarınca İlksen Başarır

Sinema onur ödülleri 

Kaynak : http://tr.wikipedia.org

Festival programı hakkında ayrıntılı bilgiye 10 Mart Cumartesi gününden itibaren film.iksv.org adresinden ulaşabilirsiniz.
31. İstanbul Film Festivali için geri sayım başladı. Otuzuncu yılında 150 bin izleyiciyle yine Türkiye’nin en büyük sinema etkinliği olan İstanbul Film Festivali’nin programı her zaman olduğu gibi bu yıl da dopdolu.
Festival sponsorluğunu bu yıl sekizinci kez AKBANK’ın üstlendiği 31. İstanbul Film Festivali, 31 Mart–15 Nisan tarihlerinde yapılacak. Gösterdiği filmlerin niteliği ve çeşitliliğiyle önder konumunu koruyan İstanbul Film Festivali, bu yıl da sinemaseverlere 20’nin üzerinde bölümde 200’ün üzerinde filmden oluşan programının yanı sıra ünlü konuklar, usta sinemacıların katılacağı söyleşi ve atölye çalışmaları, sinema dersleri, ustalık sınıfları ve konserlerle dolu dolu iki hafta vaat ediyor.
Her zaman olduğu gibi sinemaseverlere oldukça zengin bir içerik sunacak festival programında bu yıl 2011 ve 2012'nin yeni yapımlarından sinemanın unutulmaz klasiklerine ve usta yönetmenlerinin başyapıtlarına seçmeler, Ocak ayında Sundance ve Şubat’ta Berlin’de dünya prömiyerlerini yapan filmlerden, Uluslararası Altın Lale, Ulusal Altın Lale ve FACE İnsan Hakları yarışmalarına, belgesellerden çocuk filmlerine uzanan geniş bir yelpazede filmler izleyicilerle buluşacak. Festivalde, İKSV’nin 40. yılı için hazırlanan “Sinema ve Müzik” başlıklı bölümün yanı sıra “Devrimin Filmini Çekmek”, “Yunanistan’da Neler Oluyor?”, “Bir Çin Sinema Geleneği: WuXia”, “Aile İçinde” gibi yeni bölümler ve Mark Cousins’in The Story of Film: An Odyssey / Filmin Hikayesi: Uzun ve Maceralı Bir Yolculuk adlı 15 saatlik filminin özel gösterimi dikkat çekiyor.

Kaynak:http://film.iksv.org/tr




12 Eylül 2010 Anayasa değişiklikliklerine göre:

*TBMM Başkanı ilk seçiminde 2 yıl, sonra dönem sonuna kadar görev yapacak.

*Memurların özlük hakları toplu sözleşmede düzenlenebilecek.

*Memurlar, disiplin cezalarını yargıya götürebilecek.

*İdare mahkemeleri ve Danıştay, “yerindelik” denetimi yapamayacak, “kamu yararı” gerekçesiyle karar alamayacak. Yüksek Askeri Şûra kararıyla ordudan ilişiği kesilen subaylar, yargıda hak arayabilecek. Terfi işlemleri ve kadrosuzluk nedeniyle albaylıktan veya generallikten emekliye ayrılanlar geri dönemeyecek.

*Anayasa Mahkemesi 17 üyeden oluşacak. TBMM, Sayıştay ve baroların göndereceği adaylar arasından 3 üyeyi seçecek. 14 üyeyi ise Cumhurbaşkanı atayacak. Cumhurbaşkanı, 4 atamayı doğrudan yapacak. Bu isimler, üst kademe yöneticileri, avukatlar, birinci sınıf hâkim ve savcılar ile en az 5 yıl deneyimli Anayasa Mahkemesi raportörleri arasından olacak. Kalan 10 üyeden 3’ü Yargıtay’dan, 2’si Danıştay’dan, 1’i Askeri Yargıtay’dan, 1’i Askeri Yüksek İdare Mahkemesi’nden, 3’ü YÖK’ün göstereceği öğretim üyelerinden seçilecek.

*Anayasa Mahkemesi üyeleri 12 yıl için seçilecek. 65 yaşını dolduran emekliye ayrılacak.

*Anayasa Mahkemesi 2 daire ve Genel Kurul’dan oluşacak. Anayasa maddelerinin iptaline ve partilerin kapatılmasına 17 üyeden en az 12’sinin oyuyla karar verilebilecek.

*HSYK 22 asil ve 12 yedek üyeden oluşacak, 3 daire halinde çalışacak. Adalet Bakanı Kurul’un başkanı, Adalet Bakanlığı Müsteşarı Kurul’un doğal üyesi olarak kalacak. 4 üyeyi Cumhurbaşkanı hukukçular ve avukatlar arasından atayacak. Yargıtay’dan 3 üye, Danıştay’dan 2 üye, Türkiye Adalet Akademisi’nden 1 üye seçilecek. 7 üye birinci sınıf adli yargı hâkim ve savcılarından, 3 üye birinci sınıf idari hâkim ve savcılardan olacak. Meslekten çıkarılan hâkim ve savcılar yargıya başvurabilecek.

KPSS ÇOĞRAFYA KODLAMALAR

Posted by aulger On 14:52 0 yorum

Güney Marmaradaki tektonik göller.............KULİS

Kuş

Ulubat

İznik

Sapanca

Doğalgazla Çalışan Santraller.....................OHA

Ovaakça (Bursa)

Hamitabat (Kırklareli)

Ambarlı (İstanbul)

Karadenizdeki Heyelan Set Gölleri..................TUSBA

Tortum

Uzungöl

Sera

Borabay

Abant

Doğu Anadolu Bölgesinde (Yukarı Murat Van Bölümü) Volkanik Set Gölleri..............BAHÇEVAN

Balık

Aktaş

Haçlı

Çıldır

Erçek

Van

Aygır

Nazik

Cam Sanayisi..............KİSS DEKIM

Kırıkkale

İstanbul

Sivas

Sinop

Denizli

Kırklareli

Mersin

Ege Bölgesi'nin Türkiye Üretiminde 1. olduğu Ürünler..............ZÜHTİ

Zeytin

Üzüm

Haşhaş

Tütün

İncir

Türkiye'yi Etkileyen Rüzgarlar...........KAYIP SAKAL

Karayel

Yıldız

Poyraz

Samyeli

Kıble

Lodos

Sigara Fabrikaları............SİİMMBAAT

Samsun

İstanbul

İzmir

Manisa

Malatya

Bitlis

Adana

Antep

Tokat

İhraç Edilen Tarım Ürünleri...............ZAGA MEHTAP ÇİFTÜ

Zeytin

Ayçiçeği

Gül

Antep fıstığı

Mercimek

Elma

Haşhaş

Armut

Pamuk

Çay

İncir

Fındık

Turunçgiller

Üzüm

Bakır...............KADER

Kastamonu-Küre

Artvin-Murgul

Diyarbakır-Ergani

Elazığ-Maden

Rize-Çayeli

Demir...........SAMİ

Sivas-Divriği,Kangal

Adana-Saimbeyli,Feke,Kozan

Malatya-Hekimhan,Hasançelebi

İzmir-Dikili,Torbalı

karstik göller.................SALDA(selda ) ormanda AVLANırken SÖĞÜT agacındaki TEL elini KESTİ(KESTEL)

SALDA GÖLÜ -AVLAN GÖLÜ -SÖGÜT GÖLÜ -KESTEL GÖLÜ

BUZUL GÖLLERİ..................MERCAN dede BUZULlarla kaplı ULUDAG da ALADAG türküsünü ney ile calarken arkadası yavuz BİNGÖLe '' KAÇ KAR geliyor yavuz'' dedi

MERCAN,BUZUL,ULUDAĞ,ALADAĞ,BİNGÖL,KAÇKAR

iç anadoludakı platolar................HUCOB

Haymana

Uzunyayla

Cihanbeyli

Obruk

Bozok

egedeki platolar...............YUBBİ

Yazılıkaya

Uşak

Banaz

Bayat

Güney Doğudakı platolar.............DUAA

Diyarbakır

Urfa

Antep

Adıyaman

Türkiye'deki tektonik göller..............BASİT MUHASEBE

Burdur gölü

Acıgöl

Sapanca gölü

İznik gölü

Tuz gölü

Manyas Gölü

Ulubat gölü

Hazar (Hozapin) gölü

Akşehir gölü

Seyfe gölü

Eber gölü

Beyşehir gölü

Eğirdir gölü

KARSTİK GÖLLER.............SOKAK

S:Suğla-Salda

O:Obruk

K:Kestel

A:Avlan

K:Kızılören

HEYALAN SET GÖLÜ..............YEDİ USTA

Y:Yedi göller

U:Uzungöl

S:Sera

T:Tortum

A:Abant

ALÜVYAL SET GÖLÜ............... KEBaM

K: Köyceğiz

E: Eymir

B: Bafa

M: Marmara

M: Mogan-Gölbaşı >> daha Fazlası için Coğrafya soruları için Coğrafya soru bankası <<

Related Posts with Thumbnails

ShareThis